Deniz Tezel- Melis Parlak
ilgin@ug.bilkent.edu.tr; parlak@ug.bilkent.edu.tr
Akademik Başarıya Sosyal Destek!
Bilkent Üniversitesi, akademik imkânların yanı sıra, sosyal, kültürel ve sportif etkinlikler de düzenleyerek öğrencilere sosyal alanlarda da kendilerini geliştirebilecekleri fırsatlar sunuyor. Üniversitede sosyal anlamda aktif olmak aynı zamanda iş yaşamında da öğrencilere artılarla dönüyor. Peki hem başarılı bir öğrenci olup hem de sosyal yaşamda etkin olmanın sırrı nedir?
“Sorun vakit ayıramamak değil, ayrılan vakti kaygısız geçirmek”
‘‘Sinemaya gidiyorsunuz veya arkadaşlarınızla dışarıda vakit geçiriyorsunuz. Ama aklınızda hep eve dönünce çalışmanız gerektiği oluyor. Bu da sizin yeterince eğlenememenize neden oluyor.’’ Ders yoğunluğunun fazlalığından şikayet eden bu öğrenci Bilkent Üniversitesi son sınıf öğrencisi Aslı Konaç. Şikayetine karşın psikoloji bölümünün 3.44 ortalamalı başarılı bir öğrencisi olan Aslı, bir öğrenci olarak akademik yükün fazlalığından olumsuz yönde etkilenendiğini bu sözlerle anlatıyor. Bilkent'in çok iyi bir üniversite olduğunu düşünen Aslı Konaç, hem sosyal hem de akademik alanda başarısını dengeleyebilmek için bir çok zorluk yaşadığını, ayrıca, bu zorlukların onun üzerinde strese yol açtığının da altını çiziyor. Konaç, ‘‘Ben şu ana kadar ikisi arasında denge kurabilip bu süreci yürütebilenlerdenim, fakat bunu sağlamak için çok sıkıntı çektim. Sorun ders dışında bir şeyler yapmaya zaman bulabilmekte değil, o zamanı kaygısız bir şekilde geçirebilmekte.’’ diyor.
Bir öğrenci olarak günlük yaşamda Aslı'nın yaşadığı ikilem, birçok öğrenci için ortak bir sorun. Bu dengeyi sağlayamayan birçok öğrenci içinse akademik başarıyı seçmek için sosyal hayattan feragat etmek anlamına geliyor. Seçkin bir vakıf üniversitesi olan Bilkent Üniversitesi, 2015-2016 yılları arasında, İngiliz eğitim danışmanlığı firması QS (Quacquarelli Symonds) tarafından dünya üniversiteleri başarı sıralamasında 394'üncü oldu. Bu türden bir başarıya ulaşabilmenin temelinde elbette üniversitenin bünyesinde barındırdığı seçkin akademisyenlerden oluşan akademik kadro bulunuyor. Ayrıca bilim, sanat , insana verilen çağdaş ve modern değerler yer alıyor. Ne var ki, kimi zaman başarılı olma beklentisi öğrencilere olumsuz yönde de dönebiliyor. Kimi bilkent öğrencisi ders yükünün aşırı yoğun olduğunu düşünüp kendilerini geliştirebilecekleri sosyal aktivitelere yeterince vakit ayıramadığından bahsediyor. Kimileri ise Aslı gibi, hem akademik hem de sosyal alanda başarıyı yakalayabilmenin ancak kaygı duyarak mümkün olabileceğini söylüyor.
Derslerle sosyal hayat arasında bir denge tutturmak bir öğrenci için neden önemli? diye soranlar olabilir. Oysa üniversite öğrenimi sırasındaki kazanımlar sadece eğitim alınan alanla sınırlı değil. Üniversite sırasında üye olunan spor, sanat, oyun ya da sosyal yardımlaşma kulüplerinde gerçekleştirilen düzenli sosyal etkinliklerin pek çok öğrencinin ilerki yaşamında önemli bir yeri var. Bunun ötesinde kulüplere ve düzenli sosyal etkinliklere katılmak kişiye kazandırdığı özgüvenle aslında ders ve iş başarısını olumlu yönde etkileyebiliyor.
Bilkent Öğrenci Etkinlikleri Merkezi adı altında yer alan Sosyal Sorumluluk ve Engelli Öğrenciler Birimi ile ilgilenen Uzman Yardımcısı Burcu Kılıçoğlu bu konuda, ‘‘Boş zamanlarda yapılan aktivitelerin; sosyal ilişkilerin, sporun, sanatın ve kültürel aktivitelerin insana kattığı kazanımlar hep göz ardı ediliyor.’’ diyor. Bilkent Üniversitesi bünyesinde 12 bin öğrenci bulunuyor. Bu öğrencilerin 6.978‘nin yani nerdeyse 7 bininin bu etkinliklere katıldığını söyleyen Kılıçoğlu, ‘‘Öğrencilere nasıl başardıklarını sorduğumuzda genel olarak aldığımız cevap; sosyal aktivitelerde elde ettikleri başarı hissinin derslerini de pozitif yönde etkilediklerinden bahsediyorlar.’’ diyor. Başarının, istediğini elde etmekten geçtiğini, mutluluğun ise elde ettiğini sevmek olduğunun altını çizen Kılıçoğlu, “Öğrencilerin elde ettikleri başarı, onların mutlu olmalarına yol açıyor.” diyor.
Bir Başarı Hikayesi: Harun Özdemir
Hem akademik hem de sosyal anlamda bir başarı hikayesine sahip olan çok özel örnekler var. Harun Özdemir ile başarısının sırlarını paylaşırken kendinden emin bir şekilde gülümsüyor. Sosyal hayatındaki kazanımları akademik başarısını olumlu yönde etkileyen Özdemir birçok öğrenci için iyi bir örnek teşkil ediyor. Oryantasyon döneminden bu yana birçok sosyal aktivitede yer aldığını söyleyen Bilkent Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümü 3.sınıf öğrencisi Özdemir, TDP(Toplumsal Duyarlılık Projeleri) koordinatörlüğü, Mizah kulübünün kurucu üyeliği, Bilişim Kulübünde Yönetim Kurulu üyeliği, Turizm Kulübü Bölüm Temsilciliği ve Türkiye’nin ilk öğrenci kulübü olan Parkour’un Kurucu Başkanlığını yapmış. Bu projeler Özdemir’in yer aldığı projelerden sadece birkaçı.
Özdemir'in görüşüne göre bütün öğrenciler derslerle sosyal etkinliklerini birlikte götürebilir. Ancak öğrencilerin kulüplere katılmaktan çekinmesi farklı bir nedene dayanıyor. “Bence insanlar kulüplerden korkuyorlar. Bir kere gidip görmeden, bunu deneyimlemeden önyargılı davranan insanlar var. İnsanlar genellikle kendilerine gitmemek için sebepler üretiyorlar. Mesela hazırlık bitsin, birinci vizeler bitsin gibi bahaneler…” diyor. Ayrıca insanların katılmama sebebinin biraz da tercihlerle de alakası olduğunu düşünen Harun, sosyal etkinliklere ayrılan vaktin, boşa harcanan vakitten ayrı görülmesi gerektiği görüşünde. “Örneğin; sosyal aktivitelerde yer alabilecek zamanları varken birçok öğrenci Starbucks’da zamanını geçirmeyi tercih ediyor.” diyor. Oysa, derslerin dışındaki zamanı sistemli bir sosyal etkinlikte geçirmenin öğrenci psikolojisindeki etkisi farklı. Projelere katılma sebebinin işe yaradığını hissetmek olduğunu söyleyen Harun, “Geriye dönüp baktığımda ilkokuldan ve liseden farklı birşeyler yapmak istedim. Ve en önemlisi, sorunun değil çözümün bir parçası olmak bana kendimi huzurlu hissettirdi.” diyerek, sosyal etkinliklerin manevi değerine değiniyor.
“Kümülatif ortalaması 2.00’nin üstünde olmalı”
Bilkent Üniversitesi'nde Aikido kulübünden Yatırım kulübüne, spordan müziğe 96 aktif kulüp var. Kulüp üyesi olan öğrenciler, sosyal etkinliklere katılırken derslerine ayırdıkları zamandan feragat etmemeyi öğrenmek ve zamanlarını doğru idare etme disiplinini de kazanmak durumunda. Uzman Burcu Kılıçoğlu, bu konuda Bilkent Üniversitesi'nin belli kriterler koyduğunu belirtiyor. “Elbetteki dünya sıralamasına girmenin belli zorlukları olacaktır. Fakat, biz akademik yükün zorlukları altında kalan öğrencileri daha da zorlamamak adına belli kriterler koyuyoruz. Mesela, öğrenci konseyi başkanlık seçimlerinde kümülatif ortalaması 2.00’nin altında kalan öğrencilerin bu seçimlerde aday olmasına izin vermiyoruz.” diyor. Kılıçoğlu, her iki alanda da başarılı olmak isteyen öğrencilerin, daha bilinçli bir şekilde hareket ettiğine dikkat çekiyor. Görüştüğümüz öğrenci Harun Özdemir'in yaklaşımı da bu görüşü kanıtlar nitelikte: “Sosyal anlamda başarılı olan öğrenciler zamanını kalitesiz bir şekilde harcamak istemezler. Normalde birçok insan boş zamanını uyuyarak geçirebilir.” diyen Özdemir, akademik ve sosyal başarıyı birlikte yürütebilmeleri için öğrencilerin uykularından biraz feragat etmesi gerektiğinin altını çiziyor. Uykularından feragat edemiyorlarsa bunu zaman yönetimiyle çözmek de mümkün. “Sosyal öğrenciler iyi bir planlama yaparak kaliteli hemde eğitim hayatına katkı sağlayacak bir biçimde zamanını geçirebilirler.” diyor.
“Tek kanatla kuş uçmaz.”
Üniversitenin desteklediği öğrenci etkinliklerinin bir kısmı da aynı zamanda sosyal misyonlara yönelme şansı sağlaması kişinin sosyalliğine yapıcı bir etki sağlıyor. Örneğin, TDP gibi sosyal dayanışma kulüplerine katılan öğrenciler, köy kütüphanelerini boyamaktan huzur evlerindeki yaşlıları düzenli ziyaret etmeye kadar farklı etkinliklerle topluma yararlı olma fırsatı buluyorlar. Öğrenci Etkinlikleri Merkezi Koordinatörü Esra Korad “Bizim amacımız akademik başarının yanı sıra, öğrencilerin topluma karşı duyarlı ve çevresindekilerle uyumlu bireyler olmasına yardımcı olmak.” diyor. Sosyal etkinliklerin, öğrencilerin kaynaşma ve dayanışma ruhu içerisinde hareket edebilmelerine katkıda bulunduğundan bahseden Korad, bu tür sosyal aktivitelere katılan öğrencilerin hayatta daha başarılı olduğunu vurguluyor. "Tek kanatla kuş uçmaz" benzetmesini yapan Korad, “Birlik içerisinde hareket edilerek birçok zorluğun üstesinden gelinebilir.” diyor.
Hem okuyan hem çalışan Bilkentli !
Bilkent Üniversitesi, kuruluşundan bu yana öğrenci kulüplerinin kurallarını belirleyen ve denetleyen bir merkeze sahip. Bu sayede öğrenciler sistemli bir şekilde bir organizasyonun içinde yer alma, yönetme ve toplumla etkili iletişim kurma deneyimini kazanıyor. "Öğrenci Etkinlikleri Merkezi her üniversitede bulunması gereken bir organizasyon" diyen Korad, “Bu sayede öğrenciler iş hayatını yakından deneyimleme fırsatı yakalıyor. Bu fırsat ise; iş hayatında onları bir adım öne geçiriyor” diyor. Önemli bir nokta da, sosyal aktivitelerin bireye katkısının mezuniyet sonrasında da yararlı olacağı. Günümüzde iş başvuru sürecinde gönüllülük, spordaki başarı ya da düzenli katılınan diğer sosyal etkinlikler de işverenlerce dikkate alınıyor. Daha okurken bu tür organizasyonlarda yer alarak etkili bir özgeçmişe sahip olunabileceğini söyleyen Korad, örneğin“ 1995 yılından bu yana Öğrenci Etkinlikleri Merkezi’nin bünyesinde yer alan Radyo Bilkent A.Ş., öğrencilere iş hayatının zorluklarını görme imkânı tanıyor.” diye konuşuyor.
Sosyal aktivitelerde yer almanın yanı sıra JW Marriott Hotel’de de çalışacak zamanı bulan öğrenci Harun Özbilgin'in bu konuda söyledikleri de Korad'ın görüşlerini destekler nitelikte. Harun iş yaşamında gerek öğreniminden gerek kulüp üyesi ve yöneticisi olarak edindiği bilgilerden yararlanıyor.
“Okulumuzdaki projelerde var olan çalışma ortamıyla, iş hayatındaki çalışma ortamı karşılaştırıldığında benzerlikler görmek mümkün. Projelerdeki görev dağılımı hemen hemen iş ortamındaki görev dağılımıyla parelel gidiyor. Kısacası, işin içeriği değişiyor ama sistem aynı kalıyor.” diyerek aktivitelerle elde ettiği kazanımları iş hayatında da etkili bir şekilde kullandığının altını çiziyor.
“Sorunun değil, çözümün parçası olmaya ne dersin?”
Aldığımız bilgiler doğrultusunda şu çıkarımı yapmak yanlış olmaz: İdeal olan ne akademik başarı için toplumsal yaşam ilişkilerimizi feda etmek, ne de toplumsal ilişkiler için akademik başarıdan vazgeçmek. Esas olan mutlu bir gelecek yakalayabilmek ve yaşamı buna göre planlayabilme.
Akademik ve Sosyal Hayat El Ele!
Okulumuzun bütün öğrencilerinden beklentisi hem akademik olarak çok iyi düzeyde olmaları hem de sosyal aktivitelere katılmaları. Akademik başarının yanı sıra sizi asıl başarıya götürenin bir toplumla birlikte hareket etme düşüncesine sahip olan Bilkent, bizlere sunduğu farklı kulüp seçenekleriyle öğrencilere sosyal alanlarda da başarı imkanı tanıyor. Eğer istenilirse, bu organizasyonlara katılarak üniversite hayatınız boyunca güzel tecrübeler elde edebilirsiniz. Sizde, hayatın güzeliklerinden mahrum kalmamak için taşın altına elinizi koymaya ne dersiniz?