Bilkent'in Gönüllüleri 11 Farklı Projeyle Gönüllere Giriyor
Aygen Ecevit
Sosyal sorumluluk alanında yapılan çalışmalar, genelde herkesin önemli bulduğu, ancak çoğu kişinin de pek vakit ayırmadığı çalışmalardır. Sivil toplum kuruluşları ve çalışanlarından bazılarının dışında, tamamen gönüllülük esasıyla sosyal sorumluluk projelerine imza atanların sayısı oldukça yetersiz. Öğrencilerin üniversite yaşamlarında ilgi alanlarıyla alakalı etkinliklere katılmalarını ve değişik tecrübeler edinmelerini sağlayan üniversite toplulukları arasında da sadece bu amaca hizmet eden çok az grup var ülkemizde. TDP (Toplumsal Duyarlılık Projeleri), bu alanda kurulmuş topluluklar arasında en aktif ekiplerden ve Bilkent Üniversitesi’ndeki en kalabalık topluluklardan.
1999 depreminin ardından bir grup öğrenci tarafından kurulan TDP’de, on yedi yıldır her dönem pek çok öğrenci birbirinden farklı hedefleri olan sosyal sorumluluk projeleri için gönüllü olarak çalışmak adına bir araya geliyor. On bir proje ile farklı kollarda çalışan toplulukta şu an yaklaşık altı yüz kişi bulunuyor. Bu oluşumun nasıl ortaya çıktığına kısaca göz atacak olursak, ilk başta GEP (Gönüllü Eğitim Projesi) ve DHDP (Demiryolu Hattı Destek Projesi) gibi projeler yaratılıyor. 2004’te ise SLP (Sokak Lambası Projesi) ve ÜPDP (Üniversite Personeline Destek Projesi) gibi ekipler çalışmaya başlıyor. Beş yıl önce, en son üretilen projelerden bazıları da GÜNKÖY (Güneş Köyden Doğuyor), ENDOST (Engelsiz Dostluklar Projesi) vs. Kısıtlı sayıda öğrenciyle başlayan proje ekipleri, zamanla kapsamlarını arttırmış. Örneğin, iki yıl önce on beş gönüllüsü olan GÜNKÖY, şu sıralar yüz yirmi gönüllüyle hizmet vermekte. Yedi sekiz kişiyle başlayan ENDOST ise kırk gönüllüye ulaşmış. Kalpler 1 Lösemi 0 (k1L0) projesinin şu an yetmiş, YYP’nin (Yarınları Yetiştirme Projesi) elli beş, DHDP’nin altmış aktif gönüllüsü var. Bunların dışındaki projeler de diğerleri gibi etki alanlarını büyüttürmeye devam ediyor.
Gönüllüler yaptıklarıyla hem kendilerine, hem de projelerinin hedef kitlelerine pek çok şey katıyor. Derslerinin haricindeki zamanlarının bir kısmını çeşitli açılardan yardıma, desteğe ihtiyaç duyan insanlara adayarak topluma katkı sağlarken; kendilerini geliştiren ve duygusal anlamda çok etkileyen, unutamayacakları deneyimler kazanıyorlar. Kimler yok ki TDP’de? “Kendi gözleriyle onların gözü olanlar”, çocukluklarını lösemi yüzünden yaşayamayan miniklerden mutlu sihirbazlar yaratanlar, ziyaretçi gözleyen yaşlılara manevi evlatlıklarıyla “iyi ki geldiniz” dedirtenler, kendilerini "her şeyden vazgeçmiş" hissedenlere umut verenler, köyünden çıkamayan ve hatta hafta sonu normalde tarlada çalışan çocuklara Ankara’nın her yerini harika bir gün yaratarak sevdirenler, yiyecek veya giyecek bile bulamayan mülteciler için yardım toplayıp onların yüzünü sıcacık gülümsemelerle dolduran ve hatta onlara Türkçe öğretenler, bir aileye ait olma hissini yaşayamamış çocuklara Sevgi Evleri’nde gerçekten sevilmeyi tattıranlar, küçücük bir köy okuluna kitaplardan kocaman bir dünya veya çocukların hayal edemeyecekleri rengarenk drama sınıfları kuranlar, sokakta yaşama ihtimali bile olan çocukların içine Bilkent’te okuma aşkı düşürenler, daha öğrenciyken birer harika öğretmene dönüşüp çocukların ders notlarını yükseltenler, dışlamanın ve ötekileştirmenin aksine dostluk kurup engelleri aşanlar... Her biri okunmaya değer, sadece onları duymak bile içinizi ısıtacakken bir parçası olmanın sizi tarifsiz şekilde mutlu edeceği çok gerçek hikayelerin yaratıcıları onlar.
On bir projenin koordinatörlerine ulaştık ve kısaca projelerinin amaçlarından, etkinliklerinin onlarda ve yardım ettikleri insanlarda neleri değiştirdiğinden bahsetmelerini istedik. Bu detaylı röportajı okurken anlayacaksınız ki, TDP’ye katılmak için elinizde sayısız neden var. Eğer siz de gönüllü olmayı dilerseniz, yazının sonunda TDP’ye katılma ve toplulukta çalışma süreçlerine dair bilgileri bulabilirsiniz.
Proje koordinatörleriyle konuşmadan önce, TDP’nin iki eş başkanından da onlar için TDP’nin ne ifade ettiğini ve projeler dışındaki etkinliklerini duymak istedik.
Sosyal sorumluluk alanında yapılan çalışmalar, genelde herkesin önemli bulduğu, ancak çoğu kişinin de pek vakit ayırmadığı çalışmalardır. Sivil toplum kuruluşları ve çalışanlarından bazılarının dışında, tamamen gönüllülük esasıyla sosyal sorumluluk projelerine imza atanların sayısı oldukça yetersiz. Öğrencilerin üniversite yaşamlarında ilgi alanlarıyla alakalı etkinliklere katılmalarını ve değişik tecrübeler edinmelerini sağlayan üniversite toplulukları arasında da sadece bu amaca hizmet eden çok az grup var ülkemizde. TDP (Toplumsal Duyarlılık Projeleri), bu alanda kurulmuş topluluklar arasında en aktif ekiplerden ve Bilkent Üniversitesi’ndeki en kalabalık topluluklardan.
1999 depreminin ardından bir grup öğrenci tarafından kurulan TDP’de, on yedi yıldır her dönem pek çok öğrenci birbirinden farklı hedefleri olan sosyal sorumluluk projeleri için gönüllü olarak çalışmak adına bir araya geliyor. On bir proje ile farklı kollarda çalışan toplulukta şu an yaklaşık altı yüz kişi bulunuyor. Bu oluşumun nasıl ortaya çıktığına kısaca göz atacak olursak, ilk başta GEP (Gönüllü Eğitim Projesi) ve DHDP (Demiryolu Hattı Destek Projesi) gibi projeler yaratılıyor. 2004’te ise SLP (Sokak Lambası Projesi) ve ÜPDP (Üniversite Personeline Destek Projesi) gibi ekipler çalışmaya başlıyor. Beş yıl önce, en son üretilen projelerden bazıları da GÜNKÖY (Güneş Köyden Doğuyor), ENDOST (Engelsiz Dostluklar Projesi) vs. Kısıtlı sayıda öğrenciyle başlayan proje ekipleri, zamanla kapsamlarını arttırmış. Örneğin, iki yıl önce on beş gönüllüsü olan GÜNKÖY, şu sıralar yüz yirmi gönüllüyle hizmet vermekte. Yedi sekiz kişiyle başlayan ENDOST ise kırk gönüllüye ulaşmış. Kalpler 1 Lösemi 0 (k1L0) projesinin şu an yetmiş, YYP’nin (Yarınları Yetiştirme Projesi) elli beş, DHDP’nin altmış aktif gönüllüsü var. Bunların dışındaki projeler de diğerleri gibi etki alanlarını büyüttürmeye devam ediyor.
Gönüllüler yaptıklarıyla hem kendilerine, hem de projelerinin hedef kitlelerine pek çok şey katıyor. Derslerinin haricindeki zamanlarının bir kısmını çeşitli açılardan yardıma, desteğe ihtiyaç duyan insanlara adayarak topluma katkı sağlarken; kendilerini geliştiren ve duygusal anlamda çok etkileyen, unutamayacakları deneyimler kazanıyorlar. Kimler yok ki TDP’de? “Kendi gözleriyle onların gözü olanlar”, çocukluklarını lösemi yüzünden yaşayamayan miniklerden mutlu sihirbazlar yaratanlar, ziyaretçi gözleyen yaşlılara manevi evlatlıklarıyla “iyi ki geldiniz” dedirtenler, kendilerini "her şeyden vazgeçmiş" hissedenlere umut verenler, köyünden çıkamayan ve hatta hafta sonu normalde tarlada çalışan çocuklara Ankara’nın her yerini harika bir gün yaratarak sevdirenler, yiyecek veya giyecek bile bulamayan mülteciler için yardım toplayıp onların yüzünü sıcacık gülümsemelerle dolduran ve hatta onlara Türkçe öğretenler, bir aileye ait olma hissini yaşayamamış çocuklara Sevgi Evleri’nde gerçekten sevilmeyi tattıranlar, küçücük bir köy okuluna kitaplardan kocaman bir dünya veya çocukların hayal edemeyecekleri rengarenk drama sınıfları kuranlar, sokakta yaşama ihtimali bile olan çocukların içine Bilkent’te okuma aşkı düşürenler, daha öğrenciyken birer harika öğretmene dönüşüp çocukların ders notlarını yükseltenler, dışlamanın ve ötekileştirmenin aksine dostluk kurup engelleri aşanlar... Her biri okunmaya değer, sadece onları duymak bile içinizi ısıtacakken bir parçası olmanın sizi tarifsiz şekilde mutlu edeceği çok gerçek hikayelerin yaratıcıları onlar.
On bir projenin koordinatörlerine ulaştık ve kısaca projelerinin amaçlarından, etkinliklerinin onlarda ve yardım ettikleri insanlarda neleri değiştirdiğinden bahsetmelerini istedik. Bu detaylı röportajı okurken anlayacaksınız ki, TDP’ye katılmak için elinizde sayısız neden var. Eğer siz de gönüllü olmayı dilerseniz, yazının sonunda TDP’ye katılma ve toplulukta çalışma süreçlerine dair bilgileri bulabilirsiniz.
Proje koordinatörleriyle konuşmadan önce, TDP’nin iki eş başkanından da onlar için TDP’nin ne ifade ettiğini ve projeler dışındaki etkinliklerini duymak istedik.
TDP Başkanları: Furkan Güç/ Makine Mühendisliği Burcu Al/ Moleküler Biyoloji ve Genetik TDP 1999 depreminden sonra, bir grup Bilkent Üniversitesi öğrencisinin gönüllülük fikirleriyle ortaya çıkan, ilk düzenli projesini 2001 yılında Gönüllü Eğitim Projesi ile ortaya koyan bir öğrenci topluluğu. Yıllar içerisinde farklı alanlarda gönüllülük kanalları açtı, şu an 11 aktif projeyle devam ediyor. Bizse henüz birinci sınıfta iken, TDP'nin sene başında yaptığı kokteyle arkadaşlarımız vasıtasıyla katıldık. Tabii o zamanlar kulüpte görev almak bir yana, TDP'nin projeleri ile ilgili net bilgimiz yoktu. Daha sonra gruplar içerisinde karşılaştığımız samimi ortam, bizim TDP’ye bağlanmamızı sağladı. Dönem başında birbirini tanımayan, tamamen farklı yaşlardan ve bölümlerden öğrenciler, gönüllülük gerektiren işlerde şahsi bir çıkar gütmeden birlikte çalıştıkları için; TDPde kurulan dostlukların yeri bir başka oluyor. Bu arkadaşlık ortamı ise, ortaya daha güzel işler koyabilmemizi sağlıyor. Düzenli projeler dışındaki başlıca etkinliklerimiz; her yıl gündemdeki bir konu hakkında gerçekleştirilen Gönüllülük Zirvesi ve projelerimizde ilgilendiğimiz çocukların katılımıyla düzenlenen Çocuk Şenliği. İletişim: Furkan Güç: [email protected] Burcu Al: [email protected] TDP'ye Katılmak İçin 11 Neden Kalpler 1 Lösemi 0 (K1L0) Eş Koordinatörü
Ahmet Batu Orhan/ Bilgisayar Mühendisliği Lösemili çocuklarla hamur oynama, boyama, balondan hayvanlar yapma, sihir numaraları gibi etkinlikler yapıyoruz; ama bunların hepsi onları hastane ortamından biraz uzaklaştırmak için birer araç aslında. Şu an yetmiş aktif gönüllümüz var. İnsanları mutlu etmek güzel bir şey. Çok güzel anılarım oldu. Bir aileye, bir keresinde “Bir şeye ihtiyacın olursa bana söyleyin.” demiştim, "Söyleriz oğlum. Gerçi sen elinden gelen her şeyi yaptın, son 1 ayımız çok güzel geçti, kızım adına sana teşekkür ederim." demişlerdi. Hayatımda duyduğum en güzel cümlelerden biriydi. Eminim ki, bu proje her gönüllüme farklı şeyler katıyor. Genelde çocuklara sihir numaraları öğretmeye çalışıyorum, meraklı olanlara deste hediye ettiğim oluyor. Böyle bir kız, benden deste almıştı ve 2-3 hafta sonra hastanedekilere sihir numaraları yapabiliyordu.Gönüllülerimizle beraber onların hayatlarına ufak dokunuşlar yaparak renklendirmeye çalışıyoruz da diyebiliriz. İletişim:Ahmet Batu Orhan / [email protected] Beyza Arıcıoğlu / [email protected] Üniversite Personeline Destek Projesi (ÜPDP) Koordinatörü Altuğ Kaya/ Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bilkent Üniversitesi personelinin ilkokul, ortaokul ve lise çağındaki çocuklarının okul derslerine yardımcı olmakla beraber; onların sosyal hayatta daha etkin bireyler olmalarını sağlıyoruz. Cumartesi günleri evde boş boş zaman geçirmektense, çocuklara ders anlatarak işe yaramışlık hissini tadıyoruz. Ayrıca küçüklerin size "öğretmenim" demesi yok mu, ne harika bir mutluluk. Ayrıca, o hafta ders anlattığınız çocuğun öbür hafta gelip size sınavından yüksek aldığını söylemesi, bir velinin gelip çocuğunun sosyal veya duygusal yönünün geliştiğini anlatması paha biçilemez. İletişim: Altuğ Kaya/ [email protected] Görme Engelliler Projesi (GÖREP) Koordinatörü Sidar Polat/ Kentsel Tasarım ve Peyzaj Mimarlığı Alt grubumuzun genel amacı; TEOG’a, YGS ve LYS’ye girecek olan görme engelli öğrencilerin derslerine yardım edebilmek, sosyal ve akademik hayatlarına katkı sağlayabilmek. Kendi gözlerimizle onların gözü olabilmek, ışığı olabilmek mükemmel bir şey. Cidden faydalı ve yararlı bir iş yaptığınızı hissediyorsunuz. Ayrıca sosyal ilişkiler bakımından da iyi bir grubuz ve hem kendi farkındalığımızı arttırıp empati yeteneğimizi geliştirebiliyoruz, hem de keyifli zaman geçirebiliyoruz. Bir derste öğrencime, “Üstündeki ne kadar güzelmiş, kırmızı çok yakışmış.” dediğimde aldığım cevapla cidden çok duygulandım: “Aaa üstümdeki kırmızı renk mi hocam, çok teşekkür ederim.” O an, yaptığım işin ne kadar önemli olduğunu anladım. İletişim: Sidar Polat / [email protected]r |
Sokak Lambası Projesi (SLP) Eş Koordinatörü Ebru Torun/ Endüstri Mühendisliği Bizim projemizin amacı Ankara’nın kötü durumda olan mahallelerindeki, sokakta çalışma ihtimali olan çocuklarla etkinlikler yaparak; hem onlarla birlikte eğlenmek, hem de onların okulunu sevmelerini sağlamak ve kişisel gelişimlerine katkıda bulunmak. Açıkcası ben her şeyden şikayet eden biriydim ve sonra ben o çocuklarla tanıştım. Hayatın her anından zevk almaya başladım onlar gibi. Küçük şeylerle mutlu olmayı onlardan öğrendim. Her gönüllüye farklı bir şey kattığına inanıyorum ama bana projenin en büyük yararı bu oldu. Biz onların gözlerindeki bir ışıltıya ve yüzlerindeki bir gülümsemeye muhtacız. Onlara içinde bulundukları dünyadan çok daha güzel bir dünyanın var olduğunu gösteriyoruz ve bu onların kalbinde bir umut ışığı olarak bize dönüyor. Bir çocuk “Ben Bilkent’te okumak istiyorum.” dediğinde biz amacımıza ulaşmış oluyoruz. İletişim: Zübeyde Ebru Torun /zubeyde. [email protected] Süleyman Erim: [email protected] Engelsiz Dostluklar Projesi (ENDOST) Koordinatörü Denizhan Gümüş/ Elektrik Elektronik Mühendisliği Projenin hedefi, Zihinsel Yetersiz Çocuklar Vakfı Rehabilitasyon Merkezi’nde (ZİÇEV) eğitim gören öğrencilerle birlikte vakit geçirip gerek onlarla birlikte derslere katılıp zihinsel gelişimlerinde destek olmak, gerekse çeşitli aktiviteler düzenleyip beraber gezmek, eğlenmek; onlara aslında dünyanın engelsiz olduğunu kanıtlamaya çalışmak. ENDOST’ta, zihinsel engelli bireylerle iletişim kurmaktan çekinen insanların bu engeli aşmalarını sağlıyoruz. Yaş ortalaması 30 olan karşımızdaki bu özel insanların hepsi aslında etrafa neşe saçan birer küçük çocuk gibi. Haftalık yaptığımız ziyaretlerde onlarla oyunlar oynayıp eğleniyoruz. Onlarla gerçekten arkadaşlık kurarak yüzlerinin gülmesini sağlamak bizim en büyük önceliğimiz. Her hafta ziyarette sizi görünce kollarını açıp size gülümseyerek gelen bu insanların mutluluğunu görmek paha biçilemez. İletişim: Denizhan Gümüş/ [email protected] Manevi Evlat Projesi (MEP) Koordinatörü Halil Onur Fedai/ Elektrik Elektronik Mühendisliği Manevi Evlat Projesi olarak öncelikli amacımız, huzurevlerindeki yaşlılarımızı belli aralıklarla ziyaret ederek onlara yalnız olmadıklarını hissettirmek ve çeşitli etkinliklerle onları mutlu etmek. Projemiz, yaşlılarımızın hayat tecrübeleri ve yaşantılarıyla gönüllülerimizin enerjisini bir araya getirerek çift taraflı güzel bir paylaşım alanı yaratıyor. Bu paylaşım alanı ve güçlü iletişim yaşlı amca ve teyzelerimizin etkinliklerimizden ve daha da genel anlamda hayattan keyif almasını sağlarken; bizlere de önemli bir farkındalık bilinci kazandırıyor. Her etkinlik sonu huzurevinden ayrılırken, normalde belki de hiç ziyaretçisi olmayan yaşlılarımızın “ İyi ki geldiniz çocuklar, çok mutlu ettiniz bizi.” demeleri, ‘Manevi Evlatlar’ olarak bizim için paha biçilemez bir mutluluk kaynağı oluyor. İletişim: Halil Onur Fedai / [email protected] Demiryolu Hattı Destek Projesi (DHDP) Eş Koordinatörleri Betül Buket Özdemir/ Endüstri Mühendisliği Doğan Talaz/ İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Köy okullarındaki öğrencilere yeni bir vizyon kazandırmayı hedefliyoruz. Bir köye giderek onlara belki de hayatlarında bir daha yaşayamayacakları bir üç günü yaratıyor, hepsinin kendisini değerli hissetmesini sağlıyor ve yüzlerini güldürüyoruz. Hepimiz yeni kardeşler edinmiş olarak köyden ayrılıyoruz, o çocukların da yeni abileri ve ablaları oluyor. Etkinlik sayesinde gönüllülerimizde büyük bir sorumluluk bilinci oluşturuyor. Proje yeni insanlar, yeni dostluklar kazandırıyor. En önemlisi, fedakârlığı öğretiyor. Gönüllüler, yoğun ders temposu arasında tren yolculuğumuza katılıyorlar ve sıcacık yataklarında yatmayı değil de, bizim sevgi dolu vagonda konaklamayı tercih ediyorlar. Bu sene 28 Kasım’da bir köy okulundan öğrencileri Ankara' da ağırladık. Altmış iki öğrenci ve tüm gönüllüler günün sonunda çok mutluydu. Ertesi gün telefonum çaldı. Açtım, önceki gün gelen çocuklardan biriydi, "Abla nasılsın?" diye başlayan muhabbetimiz, kahkahalarla devam etti. Ankara' da çok eğlendiğini söyleyerek bize çok teşekkür etti. Telefonu kapattıktan sonra çok duygulanmıştım. İletişim: Betül Buket Özdemir / [email protected] Doğan Talaz / [email protected] Yarınları Yetiştirme Projesi (YYP) Eş Koordinatörü Merve İlter/ Makine Mühendisliği Sevgi Evleri’nde yaşayan, aslında bazılarının ailesi olmasına rağmen görüşme fırsatı bulamayan çocuklarla etkinlikler yapıyoruz. Altmış iki çocukla ilgileniyoruz. Gönüllülerimizin ve bizim hayatımızdaki etkileri görülmeye değer. Ziyaretlerimiz Pazar sabahları gerçekleşiyor ve bazen erken kalkmak zor olabiliyor ama gönüllü bir arkadaşım; ‘Eskiden Pazar sabahları mümkün değil erken kalkmazdım ama artık çocuklarımızın gözlerinde bizi gördüklerindeki mutluluğu düşündükçe koşarak çıkıyorum evden onların yanına gitmek için.’ dedi. Oradaki çocukların maalesef hayalleri yok ve biz etkinliklerimizin yanında onlara bir amaç kazandırıp bunu gerçekleştirmelerine yardımcı olmaya çalışıyoruz aslında. Çocuklardan biri, ’Abla, ben 18 yaşımdan sonra evlenirim diyordum ama artık senin gibi üniversite okumaya karar verdim, daha çok çalışıyorum.’ dedi. Başka söze gerek var mı? İletişim: Merve İlter / [email protected] Aysu Atis: [email protected] |
Gönüllü Eğitim Projesi (GEP) Koordinatörü
Büşra Koç / İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Ankara’da sosyoekonomik durumu kötü olan ilçelerdeki ortaokul öğrencilerinin derslerine yardımcı oluyoruz. Aslında hayalimiz; onlara birer rol model olabilmek. Projeye başlama amacım çocukların hayatına dokunabilmekti. Bana en büyük katkısı sabretmeyi öğretmesidir. Okulda yaklaşık yüz elli, iki yüz çocuğa hitap ediyorsunuz ve zaman zaman zorlandığımız durumlarda sakin kalmanız gerekiyor; ama içlerinden birisinin yüzünde bir gülümseme oluşturabiliyorsanız, her şeye değer. Öğrencilerimiz 11-14 yaşlarında ve bu yaşlarda herkesten birer parça alıyorlar kendilerine. Haliyle onlarla iletişimimizde çok dikkatli davranmaya çalışıyoruz. Bir öğrencimin bana yazdığı mektupta şu cümle geçiyordu: “Belki her şeyden vazgeçecektim fakat sayenizde yeniden güçlendim.” Bunu okuduğumda gözlerim dolmuştu; çünkü bir çocuğun umutlarını canlandırmak, onun tekrar kendine güvenmesi, bir insanın hissedebileceği en güzel duyguymuş. İletişim: Büşra Koç/ [email protected] Umudun Yurttaşları Projesi (UYP) Koordinatörü- Serkan Horoz/ Matematik Ankara’da bulunan ve büyük çoğunluğu Suriye kökenli olan mültecilerin temel ihtiyaçlarını karşılamak ve mültecilik konusunda farkındalığı artırmaya yönelik etkinlikler yapmaktayız. Mülteci sorunu gibi tüm dünyayı yakından ilgilendiren bir konuda seyirci kalmayarak; Ankara’da, yanı başımızdaki binlerce mülteci için elini taşın altına koyma düşüncesi, gönüllülerimizin burada olmasının temel sebebi. Yaptığımız etkinlikler ve kampanyalar sayesinde, zor durumdaki mülteci çocuklarının eğitimine katkıda bulunuyor; kıyafet, gıda, çocuk bezi gibi temel ihtiyaçları ulaştırmaya çalışarak da onların hayatlarını bir nebze de olsa yaşanılır hale getirmek için çalışıyoruz. Bazen dilini bile anlamadığınız halde, minik bir Suriyeli kardeşimizden gelen o içten teşekkür, gönüllülerimiz için en büyük mutluluk kaynağı oluyor. İletişim: Serkan Horoz / [email protected] |
Güneş Köyden Doğuyor (GÜNKÖY) Eş Koordinatörü
Kutluhan Akın/ Hukuk Kısıtlı imkânlara sahip köy okullarına fiziki yapım ve onarım, malzeme yardımı, öğrencilerin vizyonunu genişleten türde eğitimler ve etkinlikler yapıyoruz. Günköy’de sizinle aynı duyguları paylaşan çok insanla tanışıyorsunuz. Hepimizin amacı; kendinden başkasına bir şeyler katabilmek. Biz bunu köylerdeki çocuklara giderek onların mutlu olmalarıyla gerçekleştiriyoruz. Günköy için her köy farklı bir heyecan, farklı bir yaşam ve farklı öğrenciler demek. Her gittiğimizde sıfırdan başladığımız için köye vardığımızda bir anda tüm öğrenciler, bizim çocuklarımız haline geliyor. Yaptığımız kütüphaneyi veya drama odasını gördüklerinde, etkinliklerde değişik şeyleri ya da hiç duymadıkları bir bilgiyi öğrendiklerindeki o şaşırma ifadesi ve o kocaman gülümseme, onların hayatlarında yeni bir yol gösteren bir ışık veya pasparlak bir gelecek fikri; işte Günköy orada. İletişim: Merve Musubeyli / [email protected] Kutluhan Akın / [email protected] TDP’ye Nasıl Katılabilirsiniz? Süreç Nasıl İşliyor? Topluluğa katılmak için Bilkent Üniversitesi öğrencisi olmanız gerekiyor. TDP her dönem başında bir tanışma kokteyli düzenliyor. Burada bütün projeler tanıtılıyor, ardından öğrencilerin ilgi duyduğu projenin gönüllü listesine adını yazdırmaları ve ilk toplantıdan itibaren katılım göstermesi isteniyor.TDP’ye katılmak istediği halde kokteyle gelemeyen öğrenciler, daha sonra Bilkent Üniversitesi’nin web sitesinden ve TDP’nin Facebook hesabında belirtilen iletişim bilgilerinden ilgilendikleri projenin koordinatörüne ulaşarak kaydolabiliyorlar. Buradaki mail adresleriyle de koordinatörlere ulaşabilirsiniz. Bir projeye girdikten sonra aktif üye sayılmak için katılınması gereken etkinlik sayısı, özellikleri farklı olduğu için her projeye göre değişiyor; fakat okulumuz öğrencileri için önemli olan ve sosyal etkinliklere katılarak puan toplanılan GE250 derslerine buradaki gönüllüğüyle puan katmak isteyenlerin o projedeki tüm organizasyonların en az yüzde altmışında bulunması gerekiyor. TDP, belli disiplin cezaları alan öğrenciler için de kilit bir noktada, çünkü cezalarını burada en az altmış saat gönüllü çalışma yaparak sildirebiliyorlar. Eğer Bilkent öğrencisi değilseniz ve gene de TDP’ye yardım etmek isterseniz, topluluğun zaman zaman açtığı ve duyurusunu yaptığı yardım standlarına katkıda bulunarak çorbada tuzunuzun olmasını sağlayabilirsiniz. Toplumsal Duyarlılık Projeleri, sosyal medyada da çok etkin. TDP Bilkent’i Facebook, Twitter ve Instagram sayfalarından takip edebilirsiniz: Facebook: https://www.facebook.com/TDPBilkent/ Twitter: https://twitter.com/TDPBilkent Instagram: https://www.instagram.com/tdpbilkent/ |